İstanbul'dayız

Kartal, İstanbul

Eposta Adresimiz

[email protected]

Telefon Numaramız

0538 843 37 77

Kategori

Kategori arşivi Aile Hukuku

Boşanma Davası Avukatı Rehberi

Boşanma Davası Avukatı Rehberi 2022

Günümüzde boşanma davası kararı alan kişiler boşanma davası avukatı şeklinde internet aramaları yaparak bilgi almak ve rehberi bulmak istemektedirler. Hiç kimse evlenirken ileride boşanabileceği ihtimalini hesaba katmaz. Boşanma da evlilik gibi hayatın bir parçasıdır. Boşanma davası tanımı itibariyle kötü bir anlam taşısa da kötü yönetilen evliliklerde veya eşlerin sorunlarını çözemedikleri, çıkmaza girdikleri, birbirlerine zarar vermeye başladıkları aşamada tarafların kendi hayatlarına daha sağlıklı ve mutlu devam edebilmeleri açısından bir imkân olarak görülmelidir. Kişilerin boşanma kararı aldıkları aşamada bir boşanma avukatı aracılığı ile danışma hizmeti almaları bizce çok önemlidir.

Boşanma davası avukatı ile çalışmak isteyen kişiler, bu avukat arayışlarında çok kararsızlık yaşamaktadırlar. Sürecin kendisi açısından ne kadar önemli ve şahsi olduğunu bildiğinden en iyi avukat ile en kısa sürede boşanmak istemektedirler. Boşanma avukatı arayışı kişiler açısından zorlayıcı ve kafa karıştırıcı olmaktadır. Tarafların bu aşamada daha rahat ve emin bir şekilde karar verebilmesi için boşanma davası avukatı ararken dikkat edilmesi gereken konularda rehber olması amacıyla bu içeriği hazırlamış bulunmaktayız.

Avukatın boşanma davası tecrübesi var mı?

Boşanma avukatı ile anlaşmak size önemli bir ameliyatı gerçekleştirecek doktoru seçmek gibidir. Hiç kimse daha önceden başarılı tecrübeleri olmayan birisi ile çalışmak istemez. Boşanma davaları özü itibariyle kişiler açısından yıpratıcı süreçlerdir. Bu aşamada insanlar duygusal olarak çok ağır bir yükün altındadırlar. Kişinin bir de bu alanda tecrübesi olmayan bir avukat ile çalışması durumunda üzerine alacağı yük daha da artacaktır.

Boşanma davası avukatının müvekkili ile iletişimi çok önemli midir?

Danışma aşamasında iken muhakkak birden fazla avukat ile görüşme sağlayın. Bu görüşmelerin yüz yüze olmasına büyük önem gösterin. Sonuçta bu davanın asıl tarafı sizsiniz. Avukatınızla yapacağınız ilk görüşmede kendisinin sizinle ilgilenmesi, sorunlarınızı gerçekten anladığınızı hissettirmesi çok önemlidir. Türkiye’de açılan boşanma davası ilk derece yargılaması açısından ortalama 2 yıl sürdüğü hesaba katıldığında; davanız devam ettiği bu uzun süre zarfında avukatınızla da iletişiminiz sağlıklı bir şekilde devam edeceğinden emin olmalısınız.

Avukatın boşanma davasında rolü ne olmalıdır?

Anlaşacağınız avukatın problem çözme yeteneğinin olup olmadığını basitçe de olsa inceleyin. Duruşmalarda veya karşı tarafla iletişimde sizin gözünüzü boyamak maksadıyla “saldırgan” bir görüntü veren ancak sizin menfaatinizi birinci sıraya koymayan kişilerden hizmet almayın. Avukatın boşanma davasındaki asıl rolü sizin menfaatinizi gözetmektir. Bu duruşma esnasında olabileceği gibi duruşma harici görüşmelerde de olabilir. Avukatınızın karşı tarafla doğru iletişimi kurması neticesinde elde ettiğiniz sonuca daha hızlı bir şekilde kavuşabileceğinizi ve hayatınıza devam edebileceğinizi unutmayın.

Boşanma davasının açılacağı mahkemeye yakın konumda avukat tutmak gerekli midir?

Boşanma avukatının fiziki adresi nerede olursa olsun Türkiye’de herhangi bir adliyede boşanma davası açmasının önünde bir engel bulunmamaktadır. Davanın tarafı olan siz dilediğiniz ikamette olan bir avukatla anlaşıp davanızı takip ettirebilirsiniz. Günümüz itibariyle birçok mahkeme evrakının dijital ortamda görüntülenebildiği ve UYAP adı verilen platformdan tüm evrakların sunulabildiği hesaba katıldığında bu genel dava süreci açısından olumsuzluk teşkil etmeyecektir. Ancak avukatınızın ikametinin davanın açıldığı mahkemeye yakın olması durumunda bir takım avantajlarınızın olacağının da farkında olmalısınız. Bunlardan ilki, avukatınızın o civarda olması sebebiyle birçok diğer davasının da o adliyede olacağı hesaba katılmalıdır. Avukatınızın adliye personelinin, mahkeme hakimlerinin tavırlarını ve adliyede ki genel işleyişi önceden bileceği ve bunun da davanıza olumlu yansıyacağını bilmeniz gerekmektedir.

Nafaka Davası

Nafaka Davası Yoluyla Miktarın Artırım veya Azaltılması Nedir?

Nafaka bir kimsenin diğer bir kimseye geçimini sağlamak veya kolaylaştırmak üzere ödediği bir ücrettir. TMK’da dört çeşit nafaka düzenlenmiştir. Bunlardan üçü doğrudan boşanmayla ilgilidir. Bunlar tedbir, iştirak, yoksulluk nafakalarıdır. Altsoy, üstsoy ve kardeşlerle ilgili olan yardım nafakası da dördüncü nafakadır.

Tedbir nafakası boşanma veya ayrılık davası esnasında talep edilebileceği bu davalar açılmadan da talep edilebilir.

Ayrı yaşamak için haklı nedenini ispat eden eş kendisi ve/veya ergin olmayan müşterek çocuklar için tedbir nafakası talep edebilir. Hâkim eğer bu nafakaya hükmederse, başka bir kararına kadar bu nafaka ödenir.

Boşanma ve ayrılık davası esnasında istenen tedbir nafakası da davanın hükme bağlanması aşamasına kadar ödenir.

İştirak nafakası (TMK m.327 vd.), boşanma sonrasında ergin olmayan müşterek çocukların velayeti kendisinde olan tarafa ödenmesine hükmedilen nafakadır. Bu nafaka ile müşterek çocukların giderlerine ortak olunması amaçlanmaktadır. Bu nafakaya hâkim tarafından re’sen hükmedilir. Bu nafakanın ödenmesi çocuğun ergin olmasına kadar devam eder; ancak eğer çocuk eğitimine devam ediyorsa nafaka ödenmesine devam edilir.

Yoksulluk nafakası (TMK m.175), boşanma nedeniyle yoksulluğa düşen ve diğer eşe göre hiç veya daha az kusurlu olan eşe süresiz olarak ödenen nafakadır.

Nafaka alacakları öncelikli alacaklardandır ve nafaka alacaklısı lehine güvence niteliğinde birçok istisna hükmü bulunur. İcra hukukundan kaynaklı davalarda öncelikli alacaklardan olduğu gibi nafakaya ilişkin mahkeme ilamının zamanaşımına uğramaması da bu hükümlere örnek teşkil etmektedir.

  • Nafaka İndirilmesi

TMK m.176 gereği nafaka miktarının indirilmesi, arttırılması gündeme gelebilir. Bunun için tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin indirmeyi gerektirmesi ve sosyal ve ekonomik durum uyarlamayı gerektirmelidir. İndirmeyi her iki taraf da hâkimden isteyebilir.

  • Nafaka Arttırılması

Nafaka arttırılması, iştirak nafakalarında müşterek çocukların yaşam giderlerinin artması, yoksulluk nafakasında eski eşin ihtiyaçlarına artık mevcut nafakanın yetmemesi gibi nedenlerle talep edilebilir.

  • Nafaka Kaldırılması

Tedbir nafakası eğer haklı nedene dayalı fiili ayrılık nedeniyle hükmedilmişse hâkim kararı ile kaldırılabilir. Ancak ayrılık ve boşanma davası nedeniyle hükmedilen tedbir nafakası karar tarihi ile kaldırılır.

İştirak nafakası müşterek çocukların ergin olması ile re’sen ortadan kalkar. Ancak eğitimine devam eden çocuk hakkında bu nafaka devam eder. Yoksulluk nafakası, nafaka ödenen eş yeniden evlenir veya taraflardan biri ölürse nafaka kendiliğinden ortadan kalkar. Fiili olarak evli gibi olunması halinde ise mahkeme kararıyla nafakanın kaldırılmasına karar verilebilir. Aksi halde bu nafaka süresizdir.

Nafaka artırım davası, başlıca ekonomik nedenler geçerli olmak üzere mahkeme tarafından belirlenmiş olan nafakanın yeterli gelmemesi, mücbir masrafları karşılamak için yeterli düzeyde olmaması gibi nedenlerden dolayı nafaka alacaklısı tarafından nafaka yükümlüsüne karşı açılan bir dava çeşidi olarak öne çıkmaktadır. Öte yandan nafaka azaltma davası ise nafaka yükümlüsünün, mahkeme tarafından belirlenen nafaka tutarının gerekenin üzerinde olduğu için nafaka miktarının azaltılması talebiyle nafaka alacaklısına karşı açmış olduğu bir davadır. Öte yandan nafaka yükümlüsü, nafaka alacaklısının nafaka ihtiyacının ortadan kalktığı ve ekonomik bağımsızlığın sağlandığı durumlarda nafaka kaldırılması davası açması da mümkündür.

Nafaka Davası Hangi Şartlarda Açılır?

Nafakanın arttırılması ya da düşürülmesi talebiyle İstanbul Boşanma Avukatı aracılığı ile açılacak davalarda bazı şartların oluşması gerekmektedir. Bu şartlar genel olarak şu şekilde nitelendirilebilir;

  • İştirak nafakası olarak adlandırılan çocuğun bakım masraflarını karşılamak üzere belirlenen nafakanın, çocuğun eğitim ihtiyaçlarının artması ya da büyümesi gibi nedenlerle nafakanın artık yeterli bulunmaması.
  • Nafaka yükümlüsü tarafın ekonomik durumunun nafakanın belirlendiği ana göre daha iyi olması, maddi gücünün olumlu yönde değişmesi.
  • Nafaka yükümlüsünün maddi gücünün düşmesi, ekonomik olarak güç kaybetmesi.
  • Nafaka alacaklısı tarafın hayat standartlarının nafakanın bağlandığı döneme kıyasla düşüş göstermesi.
  • Enflasyon sebebiyle nafakada değer kaybı oluşması, yeterli bulunmaması.
  • Nafaka alacaklısının ekonomik durumunun iyileşmesi, ihtiyaçlarını nispeten ya da tamamen karşılayabilecek maddi güce ulaşması.

Bu ve bunun gibi durumlardan en az bir tanesinin gerçekleşmesi durumunda taraflar, nafaka artırım ya da nafakanın düşürülmesi talebiyle mahkemeye başvuruda bulunabilirler. Artırım ya da indirim talebinde bulunan kişilerin, talebin nedenini ve bu nedeni destekleyici unsurları net bir şekilde mahkemeye sunması gerekmektedir.

Nafaka Artırımı Mümkün müdür?

Nafaka artırım davası açılıp açılamayacağı ya da nafaka miktarının arttırılıp arttırılamayacağı birçok nafaka alacaklısı tarafından oldukça merak edilen bir konu olarak öne çıkıyor. Gerekli şartların oluşması durumunda nafaka alacaklısının nafaka artırım talebinde bulunması mümkündür. Nafaka artırım taleplerinde mahkemece ilk olarak ekonomik durum değerlendirilmektedir.

Nafaka alacaklıları birçok sebepten dolayı nafaka artırım talebinde bulunabilir. Nafaka yükümlüsünün ekonomik açıdan büyümesi, nafakanın yetersiz gelmesi, enflasyon sebebiyle nafakada yaşanan değer kaybı, ihtiyaçların artması gibi nedenler nafaka artırım talebi için uygun görülebilmektedir.

Nafaka artırım talebinde bulunulmasının ardından nafaka alacaklısının talebi gerekli şartlar ve kurallar dahilinde değerlendirilir. Değerlendirme sonucunda eğer nafaka artırım talebi geçerli nedenlere dayanıyor ve nafaka yükümlüsünün nafaka artırım talebine olumlu yanıt verecek ekonomik gücü bulunuyorsa nafaka artırımı gerçekleşecektir.

Nafaka Azaltılması Mümkün müdür?

Nafaka azaltılmasının mümkün olup olmadığı birçok nafaka yükümlüsü tarafından merakla araştırılıyor. Özellikle de çekinmeli boşanma davalarının ardından nafaka yükümlüleri nafaka miktarını düşürebilmek için çeşitli araştırmalar yapıyor. Gerekli şartlar oluştuğu takdirde nafaka azaltılması için talepte bulunulması ve nafaka miktarının düşürülmesi mümkündür.

Nafaka alacaklısının hayatını idame ettirebilecek ekonomik güce kavuşması, nafaka gerekliliğine olan ihtiyacın düşürülmesi, nafaka yükümlüsü tarafın ekonomik açıdan zayıflaması ya da alacaklı tarafın mücbir masraflarında düşüş görülmesi gibi durumlar nafaka azaltılması talebinde bulunan kişiler için son derece önemlidir. Çünkü mahkemeler tıpkı nafaka artırım taleplerinde olduğu gibi nafaka azaltılması taleplerinde de geçerli bir neden sunulmasını talep etmektedir.

Nafakanın azaltılması yukarıda saydığımız durumların ya da benzer durumların gelişmesi durumunda mümkün olacaktır. Bu şartlar oluştuğu takdirde nafaka yükümlüsü ilgili yerlere başvuru yaparak nafakanın azaltılması talebini sunabilirler. Ek olarak nafaka yükümlülüğü bulunan taraf, nafakanın kaldırılması davası açarak nafaka yükümlülüğünün kaldırılmasını talep edebilir. Nafaka kaldırılması talebinin olumlu yanıtlanabilmesi için yine aynı durumların gerçekleşmesi gerekmektedir.

Boşanma Davası Açmadan Nafaka Davası Açılabilir mi?

Henüz boşanma davası açmadan ya da boşanma davasının devam ettiği süreçte tarafların nafaka talebinde bulunmaları ve nafaka hak etmeleri mümkündür. Boşanma davası henüz devam etmekte iken ya da boşanma davası açılmamış olmasına rağmen evlilik birliği içerisinde bulunan fakat birlikte yaşama devam etmeyen taraflar nafaka talebinde bulunabilmektedir. Bu durumda mahkeme tedbir nafakası uygulanmasına hükmedebilir. Nafaka talebinde bulunan tarafın nafaka talebinde bulunabilmesi için ayrı yaşam sürüldüğünün ispatlanması gerekmektedir. Ek olarak ayrı yaşama durumunun, nafaka alacaklısının haklı olduğu bir etmene dayanması talep edilmektedir.

Ayrıca boşanma davası açılmadan nafaka talebinde bulunulması yalnızca eşler için değil müşterek olarak kabul edilmekte olan çocuklar için de velayet hakkı olan eş açısından mümkün. Eş ayrı yaşama konusunda haklı sebeplerinin olduğunu, genel olarak haklı olduğunu mahkemeye kanıtlayamazsa hakim nafaka talebini reddedebilir. Ancak ayrı yaşam durumunda tarafların haklı ya da haksız bulunmasının çocuğa verilecek nafaka üzerinde herhangi bir etkisi bulunmamaktadır.

Hangi Durumlarda Eşler Birbirine Nafaka Vermezler?

Boşanma durumunun vuku bulması ile birlikte tarafların merak ettiklerinden birisi de hangi durumlarda nafaka verilme zorunluluğunun bulunmadığı sorusunun cevabı olarak önümüze çıkıyor. Boşanma davalarında nafaka da dahil olmak üzere kararlar alınırken, en çok göz önünde bulundurulanlardan bir tanesi de boşanma durumuna neden olan kusurun hangi tarafa ait olduğudur. Bu durum bazı kusurlardan kaynaklı boşanmalarda nafaka zorunluluğunun ortadan kalkmasına neden olmaktadır. Nafaka zorunluluğunu ortadan kaldıran sebepler şu şekildedir;

  • Nafaka talebinde bulunan kişinin evlilik esnasında başka bir kişiyle ilişkisinin bulunduğunun karşı tarafça kanıtlanması.
  • Nafaka talep eden tarafın mahkemece tam kusurlu bulunması.
  • Nafakaya duyulan ihtiyacın ortadan kalkması.
  • Taraflardan herhangi birisinin vefat etmesi.
  • Nafaka ödeme yükümlülüğü bulunan tarafın işini kaybetmiş olması ya da gelir düzeyinde iddi anlamda düşüş görülmesi.
  • Nafaka alan tarafın emekli maaşına bağlanması ya da kira geliri gibi ispatlanabilir ek gelirlere sahip hale gelmesi.
  • Nafaka talep eden kişinin, nafaka yükümlüsüne göre daha iyi ir ekonomik duruma sahip olması.

Velayetin değiştirilmesi

Velayet Davası ile Velayetin Değiştirilmesi Nasıl Olur?

Velayetin değiştirilmesi davası, velayet hakkına sahip olmayan anne ya da babanın velayet hakkını kazanabilmek için açmış olduğu davalardır. Velayetin taraflardan birine verilmesini sağlayan ya da velayetin verilmesine neden olan koşulların ortadan kalkması ya da değişmesi gibi durumlarda taraflar tarafından velayetin değiştirilmesi davası açılabilmektedir.

Velayet Davası Nedir?

Velayet davası; çocuğun velayetine sahip olmayan eş tarafından diğer eşe velayet hakkı kazanılmak amacıyla açılan davalardır. Velayet; Medeni kanun tarafından anne ve babaya yüklenen, çocukların mallarının, kişiliklerinin korunması gibi görevleri kapsamaktadır. Velayet, aksi bir durum olmadığı müddetçe çocuk reşit oluncaya dek devam etmektedir. Aile hukuku davalarından olan velayet davası, aile mahkemesinde açılmaktadır. Çocuğun temsil hakkı anlamına gelen velayet, anne – babaya aittir. Fakat boşanma durumlarında çocuğun velayet hakkı anne ya da babadan birisine verilmektedir.

Velayet davası özellikle de boşanma davaları sürecinde ya da davanın sonuçlanmasından sonra gündeme gelen bir davadır. Hakim; boşanma davasının görülmeye başlanması ile birlikte her iki tarafı da dinler ve geçici bir velayet kararı verir. Boşanma davasının kesinleşmesi ve boşanmanın gerçekleşmesinin ardından da velayet kararı tam olarak verilir. Bu noktada eşlerin velayetin değiştirilmesini talep etmek için velayetin değiştirilmesi davası açma hakkı bulunmaktadır. Mahkeme gerekli gördüğü takdirde velayet kaldırılması gerçekleşecektir.

Velayet Talebi

Velayet çocukların kişisel durumlarına ilişkin bir kurumdur. Boşanma sonrasındaki velayete ilişkin düzenlemeler TMK m.182 vd. hükümlerinde genel anlamda velayet ise TMK m.335 vd. hükümlerinde düzenlenmiştir.

Velayet çocuğun bakımı, eğitimi, dini eğitimi, temsil edilmesi, çocuğun fiil ehliyetine sahip olunması, çocuğun mallarının yönetilmesi gibi hususları kapsamaktadır. Hâkim gerekli görürse çocuğun menfaatine uygun şekilde hâkim müdahalesi gündeme gelebilir.

Boşanma davasının açılmasıyla hâkim gerekli görürse çocuk menfaatine geçici velayete karar verebilir.

Velayet davası açılabilmesi için ise boşanma davasının hükme bağlanmış olması gerekmektedir.

a. Velayetin Değiştirilmesi

Mahkeme boşanma veya ayrılık kararı verdiğinde, velayet konusunda kişisel ilişki gereklerinin yerine getirilmemesi halinde çocuğun menfaatine aykırı olmamak üzere velayette değişiklik yapılabileceğini ihtar eder.

Velayet değişikliklerinde önemli kriter çocuğun menfaatinin önce tutulmasıdır.

b. Velayet Kaldırılması (TMK m.348)

Çocuğun korunması konusunda alınan önlemlerden sonuç alınamaz veya önlemlerin yetersiz olduğu konusunda bir kanaat oluşursa hâkim;

  • Anne ve babanın velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi,
  • Anne ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya velayetten doğan yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması

Nedeniyle velayetin kaldırılmasına hükmedebilir.

Velayetin kaldırılması kural olarak mevcut ve doğacak olan çocukların tümü için geçerlidir. Eğer her iki eş için bir kaldırma söz konusuysa vasi ataması gündeme gelecektir.

Velayetin kaldırılması halinde anne ve babanın çocuklar için olan bakım ve eğitim giderlerini karşılama yükümlülükleri devam eder.

Velayetin Değiştirilmesi Mümkün müdür?

Boşanma davasının ardından eşlerden birine verilen velayette, en önemli unsur çocuğun menfaati olarak kabul edilmektedir. Bu sebeple, çocuğun velayetini elinde bulunduran tarafın çocuğun menfaatlerine aykırı davranışlar göstermesi durumunda ya da velayet davasının sonucuna etki eden unsurların ortadan kalması, değişmesi durumlarında velayetin değiştirilmesi davası mümkündür. Türk Medeni Kanunu’nun 366. Maddesince düzenlenen velayet hakkını almak için eşlerden birisi velayetin değiştirilmesi talebiyle mahkemeye başvurabilir.

Her boşanma davası ya da velayet davasının kendi sahip olduğu somut şartlar altında değerlendirilmesi gereklidir. Velayet hususunda da boşanma sebepleri gibi birçok unsur mahkemece göz önünde bulundurulur ve bu doğrultuda karar verilir.

Velayet davası açmak isteyen birçok kişi velayet hakkının değişmesinin mümkün olup olmadığı hakkında araştırmalar yapıyor. Velayetin değiştirilmesi için velayet hakkını karşı taraftan almak isteyen taraf mahkemeye başvurmalıdır. Mahkemece yapılacak incelemelerin sonucunda velayet hakkı tekrardan değerlendirilir ve karar verilir. Bu noktada velayet isteyen tarafın, velayetin karşı tarafa verildiği dava da aleyhine olarak değerlendirilen koşulları düzeltmesi gereklidir. Ya da velayet sahibinin velayeti aldığı zamandaki durumunda bir değişiklik olması gereklidir. Velayet değiştirilmesi ancak bu koşulların gerçekleşmesi ile mümkün olacaktır.

Çocuğunu Göstermeyen Taraftan Velayet Alınır mı?

Boşanma sonucunda çocuğun velayet hakkı anne ya da babadan birisine verilmiş olsa dahi aksi bir durum olmadığı müddetçe, mahkeme tarafından verilen kararla velayet sahibi çocuğunun anne ya da babasıyla görüşmesine müsaade etmek mecburiyetindedir. Çocuğunu, mahkeme kararının izin verdiği sürede karşı tarafa teslim etmeyen ebeveyn hakkında 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırma kararı verilebilir.

Günümüzde birçok kişi velayet sahibi eski eşin çocuğunu göstermediği şikayetinde bulunuyor. Bu durum, aksi bir karar olmadığı müddetçe; anayasal açıdan suç teşkil etmekte olup, velayet sahibi çocuğunu diğer ebeveyne teslim etmek zorundadır. Eğer velayet sahibi ebeveyn bu noktada zorluk çıkartıyor, alıkoyuyorsa çocuğu göstermeyen ebeveyne karşı icra takibi başlatılmalıdır. Mahkemece belirlenen kişisel ilişki günleri içerisinde icra memuru ile birlikte çocuğu teslim almak üzere gidilmeli. Eğer ebeveyn çocuğu teslim etmiyorsa icra mahkemesine dilekçe verilerek şikayette bulunmak mümkündür.

Çekişmeli Boşanmada Çocuğun Velayeti Kime Verilir?

Boşanmanın türü fark etmeksizin velayet konusunda ilk olarak dikkat edilen husus çocuğun menfaati olarak öne çıkmaktadır. Kendisine takdir hakkı tanınan hakimler, hangi ebeveynin çocuğun menfaatlerini daha iyi koruyabileceğini, gözetebileceğini değerlendirir ve bu doğrultuda karar verir. Çocuğun menfaatinin değerlendirilmesi sürecinde hangi ebeveynin çocuk için daha iyi bir gelecek inşa edebileceği, çocuğun hangi ebeveyni ile kalmak istediği ve hangi ebeveynin çocuğun temel ihtiyaçlarını daha iyi bir şekilde karşılayabileceği gibi birçok husus göz önünde bulundurulmaktadır.

Ayrıca velayetin kime verileceği konusunda karar verilirken göz önünde tutulan en önemli unsurlardan birisi de çocuğun yaşı olarak öne çıkmaktadır. Henüz anne bakımına muhtaç durumda olan çocuğun babaya verilmesi çocuk üzerinde olumsuz etkiler yaratacaktır. Bu nedenle özellikle de 0 – 6 yaş grubundaki çocuklarda genel kanı velayetin anneye verilmesi yönünde olmaktadır. Fakat annenin çocuğun sağlığına zarar vermesi, çocuğa bakma kabiliyetine sahip olmaması, annenin genel sağlığının yerinde olmaması ya da annenin çocukla bağının olmaması gibi durumlarda velayetin babaya verilmesi de mümkündür. Yani, 0 – 6 yaş grubunda genel kanı velayetin anneye verilmesi yönünde olsa da babaya velayet verilmesi de mümkündür. 12 yaş üzeri çocuklarda ise en önemli unsur çocuğun hangi ebeveynin yanında kalmak istediği olarak öne çıkmaktadır.

Boşanmadan Velayetin Değiştirilmesi Davası Açılır mı?

Boşanmadan velayet davası açılıp açılmayacağı, özellikle de boşanma aşamasında olan birçok ebeveyn tarafından merak edilen bir konu olarak öne çıkıyor. Boşanmadan velayet davası açılması mümkün olmayacaktır. Resmen boşanma gerçekleşene kadar, mücbir haller hariç, çocuğun velayeti anne ve babaya aittir. Velayet davası, ancak tam olarak gerçekleştikten sonra açılması mümkün olan bir dava çeşididir.

Boşanmanın gerçekleşmesinin ardından açılan velayet davalarında hakimler çocuğun hangi ebeveynin yanında daha iyi yetişebileceğini hem maddi hem de manevi açıdan değerlendirir. Çocuğun menfaatinin en yüksek olacağı ebeveyne verilir. Bu noktada velayet hakkını alamayan ebeveyn, velayet davasının sonuçlandığı dönemdeki koşullar değişirse ya da farklı durumlar gerçekleşirse velayetin değiştirilmesi için dava açabilme hakkına sahiptir. Hak kaybına uğramamak için sürecin boşanma avukatı ile takip edilmesi önem arz etmektedir. Fakat bu durumlar mahkemeye kanıtlanmalı, gerekli belgeler öne sürülmelidir.

Ziynet Eşyası İadesi Davası

Ziynet Eşyası İadesi Davası Nasıl Açılır?

Türk kültüründe düğünde altın takmak, oldukça önemli bir konudur. Neredeyse her düğünde hem kadına hem de erkeğe çeşitli ziynet eşyalar takılmaktadır. Ziynet eşyası iadesi davası da genellikle eşler arasındaki boşanma sürecinde gündeme gelen bir konu olarak dikkat çekmektedir. Bu nedenle genel olarak boşanma davası ve boşanma davasını takrip eden süreçte talep edilmektedir. Fakat herhangi bir boşanma durumu söz konusu olmasa dahi düğünde takılan takılar kadının kişisel eşyası olarak kabul edildiği için kişisel bir eşyanın iadesini talep etmek üzere boşanma davasından bağımsız bir dava açmak mümkündür.  

Ziynet eşyaları ile ilgili gerekli düzenlemeler Medeni Kanun’un ikinci kitabında oldukça açık bir biçimde düzenlenmiştir. Ziynet eşyalarının iade edilmesini talep eden taraf, eşine Aile Mahkemeleri aracılığıyla ziynet eşyası iade davası açabilmektedir.

Boşanmada Ziynet Eşyalarının İspatı Nasıl Gerçekleştirilir?

Ziynet eşyalarının iade edilmesini talep eden eş, iddiasını ispat etme yükümlülüğü altındadır. Yani bu davalarda ziynet eşyalarının ispatı durumu söz konusudur ve mecburidir. Bu durumda ziynet eşyası talebinde bulunan kişinin, ziynet eşyalarının kendisine ait olduğunu ve karşı tarafta kaldığını açık bir şekilde kanıtlamalıdır. Aksi durumda ziynet eşyaların iadesi mümkün olmayacaktır.

Fakat ziynet eşyası iadesi davalarını pratikte değerlendirdiğimizde, her iki tarafında iddiaları karşılaştırıldığında hangi tarafın ispat etme yükümlülüğü altında olduğunu tespit etmek her zaman için kolay olmamaktadır. Mahkemece olağan olarak kabul edilen durum ziynet eşyalarının evde saklanmış ya da muhafaza edilmiş, kadının üzerinde taşınıyor halde bulunmasıdır. Ziynet eşyası olarak kabul görmekte olan eşyaların erkeklerin malvarlığı olarak görülmesi, hayatın olağan ve normal akışına ters bir durum olarak değerlendirilmektedir.

Söz konusu ziynet eşyaları rahatlıkla taşınabilecek, evden dışarı çıkartılabilecek eşyalardır. Bu nedenle bunları ziynet eşya iade davası açmadan önce ziynet eşyanın ev dışına çıkartılıp saklaması her zaman mümkün olarak kabul edilmektedir. İhtimaller dahilinde görülmektedir. İşte tam olarak bu ve bunun gibi nedenlerden dolayı ziynet eşya iadesi talep eden tarafın iddiasını net bir şekilde kanıtlaması gerekir. Ziynet eşyalarının iadesini isteyen kadın, ziynet eşyaların zorla elinden alındığını ya da kullanımına engel olduğunu mahkemeye kanıtlamalıdır. Aksi durumlarda mahkeme iddiayı doğru kabul etmeyecek ve bu doğrultuda bir karar verecektir.

Ziynet Eşyası İadesi Davası Ziynet Eşyalarının Değeri Nasıl Hesaplanır?

Düğünde takılmış olan takılara yönelik talepte bulunan ya da talepte bulunma düşünesi içerisinde bulunan kişilerin en çok merak etmekte oldukları konulardan birisi olarak öne çıkmaktadır. Ayrıca bu altınların değerinin nasıl hesaplanacağı da son derece merak edilen bir konu olarak merak ediliyor. Düğün esnasında takılan ziynet eşyalarının değeri bilirkişi tarafından hesaplanmaktadır.

Ziynet eşyalarının iadesi talebinde bulunacak olan ya da bulunan taraf, mahkemeye ziynet eşyalarının miktar, cins ve değerini belirtmelidir. Daha önce de ifade etmiş olduğumuz gibi söz konusu miktar, değer ve cins davacı kişi tarafından kanıtlanmalıdır.

Düğünde takılan takılar, konunun uzmanları tarafından kabul edilen bilirkişiler tarafından ispatlanacaktır. Dava dilekçesinin ekinde davacı tarafından düğüne ait videoları mahkemeye sunmalıdır. Eğer takıları ispat edecek nitelikte video bulunamadıysa, düğün fotoğrafı da kabul edilmektedir. Bilirkişiler ise dosyaya sunulan ve ispat edilebilen görüntüler doğrultusunda gerekli hesaplamaları gerçekleştirecektir. Altınların hesaplanması konusunda uzman olarak kabul edilen kişi genellikle kuyumcudur. İlk olarak düğünde her iki tarafa da ne kadar altın takıldığı, bu takılan altınların cinsi ve türünü, maddi değerini ve toplam miktarını içeren detaylı bir rapor hazırlayacaktır. Bilirkişi, düğünde taraflara takılan tüm takıların miktar ve cinsini sıralamasının ardından tüm bu ziynet eşyalarının maddi değerinin hesaplanmasını tamamlayacaktır.

Boşanmadan Sonra Ziynet Eşyaları Kime Aittir?

Gelin ve damada düğün hediyesi niteliğinde olan ziynet eşyalarının eşlerden hangisine ait olacağı birçok kişi tarafından cevabı merakla beklenen bir soru olarak karşımıza çıkıyor. Kadına özgü nitelik taşımakta olan ziynet eşyaları; kadın ve erkek arasında bir anlaşma (eğer kadın bir anlaşmanın olmadığını iddia ediyor ise anlaşma, erkek tarafınca ispat edilmelidir.), bu konuyu da kapsamakta olan bir yerel adetin bulunmaması durumlarında kadın eşe bağışlanmış olarak kabul edilmektedir. Ziynet eşyaların hangi eşe takılmış olduğunun bu konuda herhangi bir ehemmiyeti bulunmamakla birlikte takılan ziynet eşyaları kadının kişisel malı olarak değerlendirilmektedir.

Bu noktada kadınlara yönelik özelliklere sahip olan takılar, erkek tarafına takılmış olsa dahi kadının eşyası olarak kabul görmektedir. Bilirkişi ve eski eşlerin uzlaşması durumunda toplam tutar hesaplanır. Bu noktada davacı tarafının talep etmesiyle birlikte iadesi gerçekleşecek ziynet eşyaların toplam değeri, dava tarihinden sonrasını kapsayacak şekilde yasal faize tabi tutulabilmektedir. Bu durumda davacı tarafının talebi olmadığı müddetçe yasal faiz uygulaması mahkeme tarafından dayatılmayacaktır.

Boşanma Davasında Çeyiz Eşyaları Kime Aittir?

Boşanma davalarında takılan çeyiz eşyalarının sahibi tıpkı ziynet eşyada olduğu gibi kadına ait olarak kabul edilmektedir. Çeyiz eşyalarına ilişkin süreçte tıpkı ziynet eşyalarınınki gibidir. Eğer boşanma davasının sonuçlanmasıyla birlikte çeyiz eşyaları ortada bulunmuyor, kaybolmuş vs. ise bilirkişi raporunda belirtilen değer, nakdi olarak davacı tarafına ödenecektir. Bu hususta tarafları belirleyecekleri avukat ile davalarını takip edebilirler.

Pendik Boşanma Avukatı

Pendik Boşanma Avukatı

Pendik boşanma avukatı günümüzdeki en yaygın davalardan olan boşanma davalarında görev almaktadır. Çiftler arasındaki anlaşmazlıklardan dolayı ortaya çıkan boşanma davaları için hukuki anlamda hizmet vermektedir. Anadolu Yakası boşanma avukatı olarak müvekkilin dava süreci boyunca haklarını savunmaktadır. Özellikle mahkeme içerisinde çeşitli hakların elde edilmesi için mücadele vermektedir. Aile avukatı Pendik ilçesinde görev alarak boşanma süreçlerinde istenilen pay dağıtımı, nafaka ve hakların elde edilmesini sağlamaktadır.

Boşanma avukatına duyulan ihtiyaçlar olarak dava sürecinin en iyi şekilde yönetilmesine olanak vermektedir. Genel olarak hukuki anlamda boşanma avukatı tutmak zorunlu olmasa da avukat tutan kişiler oldukça avantajlı olmaktadır. Pendik boşanma avukatı ile birlikte istenilen dava sonuçları elde edilmektedir. Özellikle çekişmeli boşanma davalarında müvekkil için ilgili savunmaların gerçekleşmesi adına mutlaka boşanma avukatına başvurulmalıdır. Böylelikle boşanma davalarında herhangi bir hak kaybı yaşanmadan davanın sonuçlanması mümkün olacaktır.

En İyi Boşanma Avukatı Pendik

Anadolu Yakası boşanma avukatı müvekkili ile bir bağ kurarak oldukça etkili bir şekilde iletişim kurabilmektedir. Bu noktada etkili iletişim sayesinde davanın sonucunu etkileyecek bütün unsurlar masaya yatırılmaktadır. Böylelikle boşanma davası süreci boyunca en iyi savunmalar gerçekleşmektedir. Pendik boşanma avukatı dava için gerekli olan bütün bilgilerin toplanması ve bu bilgilerin sunulması aşamalarında aktif rol almaktadır. Profesyonel bir boşanma avukatı olarak elde bulunan bilgilerin sade şekilde sunulmasının önüne geçerek oldukça etkili bir şekilde mahkemeye sunmaktadır. Böylece müvekkili için istenen dava sonucunun ortaya çıkmasına vesile olmaktadır.

Aile avukatı Pendik ilçesine verilen hizmetler içerisinde müvekkile her aşamada bilgilendirme yapmaktadır. Oldukça şeffaf bir şekilde yapılan bilgilendirmeler sonucunda müvekkiller hızlı ve net bilgilere ulaşmaktadır. Pendik boşanma avukatı tarafından yapılan hızlı bilgilendirmeler sayesinde müvekkiller gerektiği durumlarda dava sürecine direkt müdahale edebilmektedir. Alanında uzman bir boşanma avukatı olarak sürecin olumlu sonuçlarla noktalanması adına gereken bütün çalışmalar yapılmaktadır.

Boşanma Avukatı Anadolu Yakası

Günümüzde boşanma davası denildiğinde akla 2 çeşit dava gelmektedir. Anlaşmalı boşanma davası ve çekişmeli boşanma davası olarak ikiye ayrılan davalarda Pendik boşanma avukatı görev almaktadır. Müvekkillerin tercih ettiği boşanma avukatı ile birlikte dava süreci en iyi şekilde yönetilmektedir. Tek taraflı ya da karşılıklı olarak açılan davalarda boşanmanın gerçekleşmesinin yanı sıra hak dağılımlarının da adil şekilde gerçekleşmesini sağlamaktadır. Anadolu Yakası boşanma avukatı sayesinde boşanma davaları son derece kısa sürelerde sonuçlanmaktadır.

Aile avukatı Pendik ilçesinde verilen hizmetler olarak anlaşmalı boşanma davaları için taraflar arasında imzalanacak anlaşmanın hazırlanması söz konusu olmaktadır. Tek celsede boşanmayı sağlayan taraflar arası anlaşmalar ile birlikte dava süreci olabildiğince kısa sürede sona ermektedir. Bunun yanında çekişmeli boşanma davalarında ise Pendik boşanma avukatı çok daha aktif rol almaktadır. Nafaka, tazminat ve mal paylaşımı gibi önemli unsurların takibi ve savunmasını yapmaktadır. Müvekkilin hakkı olan unsurların mahkeme içerisinde savunmasını gerçekleştirmektedir.  Bunun yanında dava devam ederken taraflar arasında bir anlaşmaya varılmasını da sağlayabilmektedir. Böylece süreç çekişmeli boşanma davasında anlaşmalı boşanma davasına dönüşmektedir.

İstanbul Boşanma Avukatı Tavsiye

Pendik boşanma avukatı boşanma davasının nasıl açılacağını ve sürecin nasıl işleyeceğini bilmeyen kişiler için oldukça profesyonel hizmet vermektedir. Özellikle dava süreci içerisinde hangi hakları olduğunu bilmeyen müvekkilleri için bunları bildirerek gerekli savunmaları yapmaktadır. Tek taraflı ya da karşılıklı boşanma davalarının başlatılması için dilekçe vererek süreci başlatmaktadır.

Boşanma mahkemesi başlayan müvekkilleri için bu noktada sahip oldukları hakları sıralayarak buna uygun nasıl ilerlenmesi gerektiğini açıklamaktadır. Anadolu Yakası boşanma avukatı olarak gereken bütün bilgileri topladıktan sonra son derece etkili şekilde mahkemeye sunmaktadır. Bunun yanında müvekkiller tarafından oldukça merak edilen dava süresi için de olabildiğince etkili ve hızlı davranarak sürenin çok daha kısalmasına yardımcı olmaktadır. Acele etmeden etkili adımlarla birlikte dava sonucunun müvekkili adına olumlu şekilde gelmesini sağlamaktadır.

Aile Avukatı Pendik

Boşanma davaları belirli nedenler ile birlikte açılmaktadır. Günümüzde ise genel boşanma nedeni olarak şiddetli geçimsizlik şeklinde davalar açılarak süreç başlatılmaktadır. Ancak diğer özel nedenler de boşanmaya vesile olabilmektedir. Zina nedeniyle, hayata kast nedeniyle, onur kırıcı ve kötü davranış nedeniyle, suç işleme nedeniyle ve haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle boşanma davası ortaya çıkmaktadır. Bunların haricinde terk nedeniyle ve akıl hastalığı nedeniyle de boşanma davası açılabilmektedir. boşanma avukatı ise bu nedenlerden herhangi biriyle açılmış olan davalarda ilgili savunmaları yapmaktadır. Özellikle bu boşanma nedenlerindeki delilleri toplayarak en etkili bir şekilde sunulmasını sağlamaktadır. Böylelikle de müvekkillerinin lehine bir dava sonucu ile karşılaşılmaktadır. Anadolu Yakası boşanma avukatı olarak herhangi bir hak kaybı yaşanmadan davanın sonuçlanmasını vesile olmaktadır.

Pendik Boşanma Avukatı Ücreti

Çeşitli nedenlerden dolayı ortaya çıkan boşanma davaları farklı masraflara sahip olmaktadır. Anlaşmalı ya da çekişmeli boşanma davalarında çeşitli masraflarla birlikte boşanma gerçekleşmektedir. Farklı harç ödemeleri ve dava masrafları hesaba katıldığında ortalama bir rakam ortaya çıkmaktadır.

Boşanma avukatı ise çeşitli fiyat tarifeleri ile birlikte hizmet vermektedir. Ancak bu ücretler dava sürecine göre değişmektedir. Özellikle tek celsede sonuçlanamayan çekişmeli boşanma davalarında üstlerine düşen yük çok daha artmaktadır. Dolayısıyla daha fazla mesai harcamaları gerekmektedir. Böylelikle de Anadolu Yakası boşanma avukatı olarak alacakları ücret de farklılık gösterecektir. Genel olarak ise davanın süreci avukatlık ücretlerinde belirleyici kriter olmaktadır. Özellikle davanın ortaya çıkma nedeni ücretlerde değişikliğe yol açmaktadır. Pendik boşanma avukatı kapsamında nişan bozulması, aldatma ve daha birçok boşanma davası nedenleri için farklı ücret tarifeleri geçerli olmaktadır. Daha fazla bilgi almak için mutlaka irtibata geçilmesi gerekmektedir.

Kartal Boşanma Avukatı

Kartal Boşanma Avukatı

Kartal boşanma avukatı günümüzde çeşitli nedenlerden dolayı ortaya çıkan boşanma davalarında müvekkillerine profesyonel avukatlık hizmeti vermektedir. Aile hukukun oldukça önemli olduğu tartışılmaksızın dava sürecinin en iyi şekilde takip edilmesi gerekmektedir. Anadolu Yakası boşanma avukatı olarak sunulan hizmetlerde mal paylaşımı, nafaka vb. hak kayıplarının önüne geçilmektedir. Her ne kadar hukuk çerçevesince avukat tutmak zorunlu olmasa bile olumsuz sonuçlarla karşılaşmamak adına tavsiye edilmektedir. Aile avukatı Kartal ilçesinde faaliyet göstererek tarafların sorunsuz bir şekilde boşanmasına vesile olmaktadır.

Boşanmak isteyen ve bu konuda hukuki destek almak isteyen kişiler boşanma avukatına anında internet üzerinden ulaşabilmektedir. Boşanma süreci ile ilgili merak edilen sorular sorularak kısa sürede yanıt alınabilmektedir. Özellikle boşanma davası açma, nafaka talebinde bulunma ve çekişmeli boşanma davaları gibi konularda Kartal boşanma avukatı hukuki anlamda destek sağlamaktadır.

En İyi Boşanma Avukatı Kartal

Boşanma davaları belirli şartlar çerçevesince sonuçlanmaktadır. Evliliğin 1 yılı doldurması, her iki tarafında boşanmayı kabul etmesi, duruşma gününde tarafların bulunması ve her konuda anlaşmaya varılması şartlar arasında bulunmaktadır. Özellikle mahkeme esnasında tarafların şikayet ve istekleri dava sürecini oldukça etkilemektedir. Bu süreç içerisinde mevcut çocuklara kadar pek çok unsur göz önüne alınarak ilerlenmektedir.

Kartal boşanma avukatı ise boşanma sürecinin en kısa sürede sonuçlanması için hizmet vermektedir. Bunun nedeni ise çekişmeli boşanma davalarında sürecin oldukça uzun sürmesi olmaktadır. Anlaşmalı boşanma davaları ise genellikle ile celsede dava sonuçlanmaktadır. Fakat taraflar arasında anlaşma bulunmuyorsa dava süresi uzamakta ve avukatlara olan iş daha da fazla olmaktadır. Anadolu Yakası boşanma avukatı ise davanın olabilecek en kısa sürede sonuçlanması için profesyonel avukatlık hizmeti sunmaktadır. Anlaşmalı boşanmak isteyen kişilerin ilgili sözleşmelerinin düzenlenmesinde faaliyet göstermektedir.

Boşanma Avukatı Anadolu Yakası

Çekişmeli boşanma davalarında aile avukatı Kartal ilçesinde hizmet vererek boşanma sürecinin en iyi şekilde sonuçlanmasına yardım etmektedir. Özellikle çekişmeleri davalarda tek taraflı boşanma isteği, çocuk vekaletleri ve mal varlığı paylaşılması gibi durumlar ortaya çıkmaktadır. Kartal boşanma avukatı olarak bu gibi durumlarda mahkemeye belirli delillerin ve şahitlerin sunulması gerekmektedir. Böylece boşanma gerçekleşmektedir. Son derece zorlu bir süreç olan boşanma davalarında durumların değerlendirilmesi ve mahkemeye sunulması adına mutlaka özel bir avukattan destek alınması gerekmektedir. Anadolu Yakası boşanma avukatı sayesinde hiçbir hak kaybı yaşanmadan boşanmalar olabilmektedir. Bunun yanında taraflar arasında anlaşmaya varılması isteniyorsa da sözleşme hazırlanmaktadır. Dava için gereken belge ve işlemler direkt olarak Kartal boşanma avukatı çerçevesince gerçekleşmektedir.

İstanbul Boşanma Avukatı Tavsiye

Günümüzde boşanma davalarının büyük bir çoğunluğu eşin maddi desteğinden yoksun olunduğu için ortaya çıkmaktadır. Evlilik süresi boyunca maddi destekten yoksun kalan eş boşanma davası açabilmektedir. Bu noktada ise maddi olarak zor durumda olan eş için nafaka talebi yapılabilmektedir. Kartal boşanma avukatı tarafından gerçekleştirilen nafaka talepleri sayesinde yoksulluk nafakası alınmaktadır. Fakat bu nafaka türü için nafaka talebi oluşturan kişinin kusuru eşinden daha fazla olmamalıdır. Anadolu Yakası boşanma avukatı kapsamında talep edilen yoksulluk nafakası ise direkt şahsa bağlı olarak süresiz bağlanmaktadır.

Boşanma davalarında talep edilebilen bir diğer nafaka ise iştirak nafakası olmaktadır. Kartal boşanma avukatı ile birlikte talep edilen bu nafaka ise çocuğun bakımı, korunması ve eğitimi için tüm giderleri karşılamaktadır. Böylelikle çocuk 18 yaşını doldurana kadar yani ergin olana kadar iştirak nafakası devam etmektedir. Ancak 18 yaşını doldurmuş olan çocuğun eğitimi halen devam ediyor ise iştirak nafakası çocuğun eğitimi bitene kadar devam edecektir. Anadolu Yakası boşanma avukatı ile birlikte bütün bu nafaka haklarına başvuru yaparak sahip olunmaktadır. Nafakaların alınabilmesi için bütün işlemler gerçekleştirilerek hiçbir haktan mahrum kalınmamaktadır.

Aile Avukatı Kartal

Aile avukatı Kartal ilçesi kapsamında boşanmak isteyen ancak boşanma davasını nasıl açacağını bilmeyen kişiler için hizmet vermektedir. Öncelikle neden boşanmak istendiği öğrenilerek gerekli dava sürecine başlanmaktadır. Özellikle çekişmeli boşanma davalarında müvekkiller için gereken bütün hakların profesyonel şekilde savunması yapılmaktadır. Dava süreci boyunca gelişmeleri anlık takip ederek gerekli işlemleri gerçekleştirmektedir. Kartal boşanma avukatı tarafından yönetilen dava süreci ile birlikte oldukça kısa bir süre içerisinde dava sonuçlanmaktadır. Çekişmeli davalarda boşanma nedenlerine giren unsurlar için de gerekli delillerin mahkemeye sunulması sağlanmaktadır. Böylelikle tek celsede boşanma mümkünleşerek taraflar arasında süren boşanma davasının daha da uzamasının önüne geçilmektedir.

Anlaşmalı bir şekilde boşanmak isteyen taraflar için ise gerekli boşanma sözleşmesi oluşturulmaktadır. Taraflar arasında mal paylaşımı, çocuk vekaleti ve daha pek çok unsurun değerlendirilmesi yapılmaktadır. Son durumda ise sözleşmeler hazırlanarak gerekli işleme koyulması sağlanmaktadır. Anadolu Yakası boşanma avukatı ile birlikte hiçbir haktan mahrum kalmayarak boşanma gerçekleştirilmektedir.

Kartal Boşanma Avukatı Ücreti

Boşanmak isteyen tarafların bu süreç içerisinde ödemesi gereken bazı masraflar bulunmaktadır. Türk Medeni Kanunu kapsamında belirtilen masraflar ise şu şekilde olmaktadır: Başvurma harcı, vekalet harcı, peşin harç, gider avansı ve vekalet pulu, boşanma davası açma ücreti olarak ödenmektedir. Bunun yanında eğer boşanma davası normalden çok daha uzun sürer ise bu masraflar biraz daha artabilmektedir. Dava sürecinde tarafların haklılık oranlarına göre bu masraflar paylaştırılmaktadır.

Boşanma davaları için tercih edilen Anadolu Yakası boşanma avukatı ise özel ücret tarifesi ile birlikte hizmet vermektedir. Genel olarak belirli bir ücret tarifesine bağlı kalındığı gibi dava süresine göre de belirlemeler yapılabilmektedir. Boşanmaların olabildiğince kısa sürmesi ve sıkıntısız şekilde sonuçlanması adına profesyonel destekler sağlanmaktadır. Bu süreçte ödenecek ücretler için Kartal boşanma avukatı ile görüşerek net bir tablo oluşturulmaktadır.

Uzaklaştırma ve Koruma Kararı

Uzaklaştırma ve Koruma Kararı Nedir? Nasıl Aldırılır?

Uzaklaştırma ve Koruma Kararı Ne Kadar Sürede Çıkar?

Uzaklaştırma ve koruma kararı talebi başvurusu kolluk kuvvetleri, Cumhuriyet Başsavcılıkları ya da şiddete uğrayan kişinin bulunduğu yerdeki aile mahkemesine yapılabilir. Uzaklaştırma kararı kişilerin mağdur edilmemesi açısından kısa süre içinde verilmektedir. Evden uzaklaştırma kararı bu talebin yapılmasından itibaren mercilerin yoğunluğuna göre değişmekle beraber 1-4 gün arasında çıkabilmektedir. Mahkemelerce uzaklaştırma kararı talepleri ivedilikle incelenmektedir. Fakat özellikle iş yoğunluğunun fazla olduğu illerde aile avukatı ile sürecin yürütülmesi daha hızlı sonuç alabilmek açısından önemlidir. Evden uzaklaştırma kararı için talepte bulunulması yeterlidir. Şiddetin ispatlanmasına gerek yoktur. Hiçbir belge veya delile ihtiyaç olmaksızın mağdur tarafından şiddete uğranıldığının beyan edilmesi koruma kararının verilmesi için yeterli olacaktır. Koruma tedbirlerinin verilmesi için boşanma davasının açılmış olmasına gerek yoktur.

Uzaklaştırma ve Koruma Kararı İçin Nereye Başvuru Yapılmalıdır?

Evden uzaklaştırma kararı şiddete uğramış ya da uğrama tehlikesi olan mağdurun talebi ile verilmektedir. Uzaklaştırma kararı aile mahkemeleri tarafından verilmektedir. Fakat kolluk kuvvetleri veya savcılıklara yapılan talepler de kararın alınması için yeterlidir. Aile mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ise talep asliye hukuk mahkemelerine yapılır. Mağdurun bulunduğu yerdeki il-ilçe emniyet müdürlükleri, karakollar, il-ilçe jandarma komutanlıklarına talebin yazılı olması gerekmemektir. Bu mercilere yapılan sözlü beyan yeterli olmaktadır. Fakat Cumhuriyet Savcılıklarına ve aile mahkemelerine uzaklaştırma kararı için yapılan taleplerin yazılı şekilde bir dilekçe ile yapılması gereklidir. Dilekçede isim ve adres bilgileri eksiksiz olarak yazılmalıdır. Evden uzaklaştırma talebi dilekçesinde mağdurun uğradığı şiddetin türü, ne süredir devam ettiği yazılmalıdır. Şiddete uğrayan mağdurların ayrıca darp raporu alması durumun ciddiyetini ortaya koymak açısından daha etkili olacaktır. Mümkün olduğu takdirde dilekçe talep ve başvuru süreçlerinin alanında uzman olan avukatlar tarafından yürütülmesi süratli ve istenilen yönde sonuç alınması açısından önemlidir. Verilen uzaklaştırma kararının süresinin sona ermesinden itibaren sürenin uzatılmasını isteyen mağdurun bu talebini içeren dilekçeyi bulunduğu ildeki aile mahkemesine sunması gerekmektedir.

Uzaklaştırma Kararına Nasıl İtiraz Edilir?

Aile mahkemeleri tarafından verilen uzaklaştırma kararları, hakkında uzaklaştırma kararı alınan kişi olan muhataba tebliğ edilir. Evden uzaklaştırma kararlarına karşı itiraz yolu açıktır. Haklarında evden uzaklaştırma kararı alınmış olan kişiler bu karara itiraz edebilmektedir. Fakat itiraz süreye tabii tutulmuştur. Hakkında uzaklaştırma kararı verilmiş olan kişi bu kararının kendisine tebliğinden itibaren 2 hafta içinde kararı vermiş olan aile mahkemesine yazılacak bir dilekçe ile itiraz etmelidir.  Yapılan itiraz, kararı veren aile mahkemesinin bir üst numarası olan aile mahkemesi tarafından değerlendirilecektir. Yapılan itirazda, kararın hatalı olduğuna ilişkin sebepler ayrıntılı şekilde eksiksiz olarak açıklanmalıdır. İtirazı değerlendiren mercii ise kararını bir hafta içinde vermektedir. Mahkemece, ilgili tarafından yapılan itirazın yerinde bulunmaması halinde verilmiş olan uzaklaştırma kararına uygun olarak hareket edilmesi gerekecektir.  Nitekim itiraz merciinin vermiş olduğu karar ise kesin olup bu karara karşı yargı yolu açık değildir. Yapılan itirazın reddi ile karşılaşmamak açısından olay ve olguların doğru ve detaylı şekilde açıklanması için aile hukuku alanında uzman olan avukatlardan yardım alınmasında fayda vardır.

Uzaklaştırma Kararı Kimlere Karşı Alınır?

Evden uzaklaştırma kararı aile içinde şiddet uygulayan ya da şiddet uygulama ihtimali bulunan kişinin evden uzaklaştırılmasına olanak sağlar. Koruma kararlarından olan evden uzaklaştırma kararı uygulamada daha çok kocanın evden uzaklaştırılması olarak görülse de cinsiyet farklı olmaksızın şiddet uygulayan herkes için aldırılabilir. Evden uzaklaştırma kararı aynı evde yaşayan tüm bireylerin uzaklaştırılması için de verilebilir. Uzaklaştırma kararı ile şiddet uygulayan kişi müşterek konuttan uzaklaştırılır. Müşterek konut şiddete uğrayan mağdura tahsis edilir. Uzaklaştırma kararının alınabilmesi için yaş ayrımı ve şartı da yoktur. Bu sebeple evde yaşayan çocuk da müşterek konutta yaşayan kişiler hakkında uzaklaştırma kararı talebinde bulunabilecektir. Aile içi şiddete maruz kalan kişilerin yasal haklarını detaylı şekilde öğrenmesi ve geri dönüşü olmayan sonuçların önlenebilmesi açısından avukat desteği alınması önemlidir. Koruma tedbirleri ve uzaklaştırma kararı için detaylı bilgi sahibi olmak istemeniz halinde Anadolu Avukatlık Bürosu bünyesinde faaliyet gösteren aile hukuku alanında uzman avukatlarımız ile iletişime geçebilirsiniz.

Uzaklaştırma ve Koruma Tedbiri Dilekçesi

Bulunduğunuz yerdeki en yakın aile mahkemesine sunacağınız dilekçe ile uzaklaştırma kararı ve koruma tedbiri talebinde bulunabilirsiniz. Dilekçede davalı ve davacı isim ve adres bilgilerinin eksiksiz doldurulması önemlidir. Dilekçenizde uğramış veya uğrama tehlikesi altında olduğunuz şiddetin türünü (fiziksel, psikolojik, ekonomik, cinsel vs.) , şiddet uygulayan kişi ile aranızdaki ilişkinin ne olduğunu, hangi süreden beri şiddete maruz kaldığınızı, şiddetin nasıl uygulandığını, Şiddet esnasında herhangi bir silahın kullanılıp kullanılmadığını, varsa şiddete maruz kaldığınıza tanık olan kişileri, şiddet uygulayan kişinin madde bağımlılığı olup olmadığını, varsa şiddete ilişkin almış olduğunuz darp raporunu detaylı şekilde açıklamanızda yarar vardır.

Koruma Tedbiri ve Uzaklaştırma Dilekçe Örneği

……. NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİ’NE

(bulunduğunuz yer aile mahkemesi)

TALEPTE BULUNAN

DAVAVI              :

ADRES                          :

DAVALI                        :

ADRES                          :

KONU                           : 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun gereğince, gerekli koruma tedbirlerinin alınması hakkında taleplerimin sunulmasıdır.

AÇIKLAMALAR:

Uğramış veya uğrama tehlikesi altında olduğunuz şiddetin türü (fiziksel, psikolojik, ekonomik, cinsel vs.)

Şiddet uygulayan kişi ile aranızdaki ilişkinin ne olduğu

Hangi süreden beri şiddete maruz kalındığını

 Şiddetin nasıl uygulandığını

Şiddet esnasında herhangi bir silahın kullanılıp kullanılmadığını

Varsa şiddete maruz kaldığınıza tanık olan kişiler

Şiddet uygulayan kişinin madde bağımlılığı olup olmadığını

Varsa şiddete ilişkin almış olduğunuz darp raporu

Şiddet uygulayan kişinin silahının olup olmadığı,

HUSUSLARI DETAYLI ŞEKİLDE AÇIKLANMALIDIR.

HUKUKİ NEDENLER            : 2709 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu.

HUKUKİ DELİLLER             : Darp Raporu, Mesaj ve arama kayıtları, tanık vs her türlü yasal delil (ZORUNLULUK BULUNMAMAKTADIR.)

SONUÇ VE TALEP                :

Yukarıda izah olunan sebeplerden dolayı Sayın Mahkemenizden;

6284 sayılı Kanun’un ilgili maddeleri ile ilgili mevzuat uyarınca ivedilikle GEREKLİ TÜM TEDBİRLERİN 6 AY SÜRE İLE VERİLMESİNİ TALEP EDERİM.

TALEPTE BULUNAN DAVACI

İMZA

Maltepe Çekişmeli Boşanma Avukatı

Maltepe Çekişmeli Boşanma Avukatı

Anadolu Avukatlık Ofisi boşanma ekibi olarak Maltepe ilçesi için çekişmeli boşanmalar bakımından hizmet vermekteyiz. Ekibimiz boşanma alanında köklü bir birikime sahiptir. Müvekkillerimize köklü birikimimiz aracılığıyla hak kaybı yaşatmaksızın hizmet veriyoruz. Maltepe Boşanma Avukatı olarak hukuk büromuz Maltepe. Kartal, Pendik, Tuzla,  İlçelerinde Aile Hukuku alanında hizmet vermekteyiz. Maltepe Boşanma Avukatı olarak müvekkillerimizin aile hukuku alanında yaşadıkları sorunları en hızlı şekilde çözümlemek amacıyla hukuki destek sunmaktayız.

Maltepe Boşanma Avukatı olarak açılacak çekişmeli boşanma davalarında yüz yüze görüşmeye öncelik veriyoruz zira bu noktada müvekkilimizin psikolojisinin tahlili ve içinde bulunduğu duygusal durum dava süreci bakımından önem arz etmektedir. Yüz yüze görüşmemizde evliliğin ilk günlerinden boşanma sürecine kadar yaşadığı sorunları kronolojik anlatmalarını ardından da bunu yazılı olarak açıklamasını talep ederek tüm süreci anlayabilmeye çalışmaktayız.

Eğer  müşterek çocuklarının velayetini istemesi durumu söz konusu ise çocukları ile ilişkileri, çocuğun yaşadığı ev şartları, müşterek çocuğun eğitim durumunun sizin için önemini Maltepe Boşanma Avukatı olarak en iyi şekilde anlatılacaktır.

Maltepe Çekişmeli Boşanma Davası Avukat Masrafı

Çekişmeli boşanmanın dava masrafı da müvekkillerimizin bizlere en çok sormuş olduğu soruların başında gelmektedir.  Bu soruya yanıt verebilmek adına birkaç hususu açıklığa kavuşturmak gerekiyor.

Öncelikle dava masrafı noktasında hangi tarafta bulunduğunuz önem arz ediyor zira davalı konumda bulunmanız halinde dava açmak gibi bir durum söz konusu olmadığından dava açılışındaki harç ve giderleri ödemek zorunda kalmayacaksınız. Eğer davacı konumunda bulunacaksanız bu durumda dava açarken kanunen istenen yargılama harç ve giderlerini ödemek mecburiyetinde kalıyorsunuz.

Çekişmeli boşanma anlaşmalı boşanmanın aksine tarafların evliliği sona erdirirken birbirleriyle fikir ayrılığı olması köküne dayanmaktadır. Çekişmeli boşanma avukatı ücreti de bu fikir ayrılığının ve davanın birden fazla uyuşmazlık içermesine göre değişmektedir. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ile Boşanma davası 2021 ücreti  belirlenmiştir. Ancak bahse konu ücret tavsiye niteliğinde olduğundan her avukatın boşanma ücreti değişmektedir. Boşanma davası ücreti 2021  konusunda Maltepe Boşanma Avukatı olarak bu alandaki tecrübesi, boşanma davası konusunda uzmanlığı belirleyici faktörlerdir. Boşanma davası açmak isteyen kişilere Maltepe Hukuk Bürosu olarak yardımcı olmaktayız.

Çekişmeli Boşanma Davasında Avukat Tutmak Zorunlu Mudur?

Toplumumuzda yüksek oranda boşanma artışı göze çarpmaktadır. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması dolayısıyla temel anlamda vatandaşlar Adliyeye giderek dava açması mümkündür.  Dosyalarda görevli mahkeme aile mahkemeleridir. Her şeyden önce söylenmelidir ki hukukumuzda avukat tutma zorunluluğu bulunmamaktadır ve vatandaşlarımız kendi haklarını en iyi boşanma avukatı dahi olmaksızın arayabilir. Kişi, Maltepe boşanma avukatları listesi araştırabilir ve aile mahkemesi avukatı bulabilir ancak dosya takibinde anlatılmış olunduğu üzere avukat tutma zorunluluğu yoktur.  Bu durum anlaşmalı ve çekişmeli boşanma için de geçerlidir.

Türk Medeni Kanunu’na göre boşanma  davası ile  nafaka, tazminat ve eşlerin müşterek çocuğu varsa velayet gibi hususları (tüm bu dosyalarda görevli mahkeme: aile mahkemesi) da karar altına alınacaktır.  Ancak unutulmamalıdır ki kişilerin kendi haklarını aramaları mümkündür fakat herhangi bir hak kaybına uğramamak adına ve rahat bir boşanma süreci yaşamak adına sürecin vekil aracılığıyla yürütülmesi en sağlıklı olan yoldur. Hukuku ve dosya sürecini, dilekçe aşamasını hukuka uygun yürütmek için vekil hizmeti gereklidir.

Çekişmeli Boşanma Davası Ne Zaman Biter

Çekişmeli boşanma davası yazımızın ilk kısmında anlatılmış olduğu üzere herhangi bir konuda anlaşma sağlanamaması yani tarafların boşanma konusunda fikir çatışması yaşaması halinde açılması gereken bir boşanma davası türüdür. Çekişmeli boşanma süresi ise tarafların tutumuna bağlı olarak 1 ile 5 yıl arasında sürmektedir. Türk Adalet Sisteminde üç dereceli yargılama sistemi mevcut olup bunlar; ilk derece mahkemeleri yani yerel mahkemeler (İstanbul Anadolu Adalet Sarayı Aile Mahkemesi vb.) , bölge adliye mahkemeleri (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi) ve Yargıtay mahkemeleridir. Çekişmeli boşanma süresi bakımından en önemli husus ise tarafların ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararı üst mahkemelere yani Bölge Adliye Mahkemesi veya Yargıtay’a taşıyıp taşımamalarına göre değişecektir.

Gelin rahat anlaşılması adına bunu bir örnek ile açıklayalım; Maltepe Boşanma Avukatı olarak İstanbul Anadolu Adalet Sarayı’nda Aile Mahkemelerinde açmış olduğumuz boşanma davası yaklaşık 1 yıl kadar sürmektedir. Eğer bu mahkeme sonunda verilen karar taraflar için tatmin ediciyse, dava burada sona erer ve mahkemenin hükmünü vermiş olmasıyla boşanma gerçekleşecektir. Fakat taraflardan herhangibiri boşanma davası içinde geçen nafaka , maddi-manevi tazminat miktarı ve velayet durumu konusunda memnun değilse kararı bir üst mahkemeye taşıyabilir. Bu durumda dava yaklaşık 1-2 yıl daha uzayacaktır. Bu mahkemeden verilen karardan da memnun olmayan taraflardan biri en üst mahkeme olan Yargıtay’a dosya taşınacaktır. Burada da 1-2 yıl arası uzadığını düşündüğümüzde toplamda 5-6 yıllık bir süreç oluşacaktır.

Çekişmeli Boşanma Davasında Ne Kadar Nafaka Verilir

Müvekkiller tarafından bizlere en çok sorulan sorulardan birisi de çekişmeli boşanma davasında ne kadar nafaka verileceği konusudur. Bu sorunun yanıtlanabilmesi için öncelikle nafakanın ne olduğunun ve nafaka türlerinin açıklanması gerekmektedir. Nafaka boşanma davası devam ederken ya da boşanma davası sona erdikten sonra ödenen aylık yasal zorunluluktur. Nafakanın kanunda birden fazla çeşidi bulunmaktadır. Her nafaka çeşidine göre ayrı ayrı şartları da bulunmaktadır. Kanunda sayılan şartların bulunması halinde ancak mahkeme tarafından nafaka bağlanabilir. Ancak unutulmamalıdır ki nafakanın belirlenmesinde Maltepe Boşanma Avukatının rolü çok önemlidir.

Tedbir Nafakası: Boşanma davası devam ederken hakim geçici önlemler almalıdır. Hakim, dava devamında geçici velayeti vermiş olduğu ebeveyn lehine tedbir nafakası ödenmesin ya da boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olan taraf adına ödenek olan geçici aylıktır.

İştirak Nafakası: Tarafların müşterek çocuğu bulunuyor ve müşterek çocuğun velayeti kime veriliyor ise eğitim, bakım, sağlık ve okul masraflarını karşılayan aylığın ödenmesidir.

Yoksulluk Nafakası: Tarafların boşanması ile yoksulluğa düşecek olan eşin ve daha az kusurlu olan eşin talep edeceği aylıktır.

Mahkeme tarafından ödenmesine hükmedilecek olan nafaka miktarı hakimin takdir yetkisindedir. Kanunen belli bir gelir aralığına göre belli bir nafaka miktarının hükmedileceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır. Hakim, tarafların gelir ve durumuna göre belli bir miktar ödenmesine hükmedecektir.

Maltepe Anlaşmalı Boşanma Avukatı

Maltepe Anlaşmalı Boşanma Avukatı

Anlaşmalı Boşanma Davası Nasıl Açılır

4721 Sayılı Kanun’da anlaşmalı ve çekişmeli boşanma davası olmak üzere iki türlü boşanma davası düzenlenmiştir. Maltepe ilçesinde Anlaşmalı Boşanma Avukatı olarak tarafların boşanma ve boşanmanın tüm sonuçları yani nafaka, velayet, ev eşyası paylaşımı, maddi-manevi tazminat gibi tüm konularda hür iradeleri ile anlaşma sağlaması sonucunda evlilik birliğini sona erdirmeleridir. Anlaşmalı boşanma davası ile çekişmeli boşanma davasının aksine tarafların iddia ve ispat yükü bulunmayacağından daha hızlı ve pratik bir şekilde boşanma sağlanabilecektir. Anlaşmalı boşanma davası bir eşin açtığı davayı diğer eşin tüm yönleriyle kabul etmesi yolu ile ya da eşlerin birlikte ortak bir dilekçe ile mahkemeye başvurması yolu ile açılabilir. Fakat anlaşmalı boşanma davasının açılabilmesi için tarafların evlilik ilişkilerinin en az 1 yıl sürmüş olması gerekmektedir. Halihazırda taraflar boşanma davası açmış olabilir.  Tarafların anlaşmalı boşanma iradelerini yansıtan protokolün mahkemeye sunulması ile dava açabilir.  Bizzat duruşmada eşlerin anlaşmalı boşanma yönündeki beyanlarının zapta geçirilmesi suretiyle de anlaşmalı boşanma gerçekleşebilecektir.

Anlaşmalı Boşanma Davası Ne Zaman Biter

Anlaşmalı boşanma davası mutlaka duruşmalı olarak yapılır.  Tarafların yazılı anlaşmaları yeterli olmayıp hür iradelerinin açıkça yansıtılabilmesi için hakim huzurunda bizzat anlaşmalı boşanma iradelerini açıklamaları gerekmektedir. Boşanma avukatının tarafların yerine bu irade açıklamasında bulunması mümkün değildir. Eşlerin hakim huzurunda bu iradelerini açıklamaları için genellikte tek celse yetmektedir. Taraflarca boşanmaya karar verilmesi ve boşanmanın tüm sonuçları bakımından anlaşmaya varılması halinde gerçekleşecek olan anlaşmalı boşanma davasının süresi değişik illerde adliyelerdeki iş yoğunluğuna bağlı olarak değişebilmektedir. Fakat ortalama bir süre verilmek gerekirse anlaşmalı boşanma davaları 2-3 ay içinde sonuçlanabilmektedir. Alanında uzman avukatlarla sürecin yürütülmesi halinde bu süre oldukça kısalacaktır. Anlaşmalı boşanma davası her haliyle mahkemece delillerin değerlendirildiği, tanıkların dinlendiği, birden fazla kez duruşmanın yapıldığı ve davanın niteliğine göre ortalama 1-4 yıl arasında süren çekişmeli boşanma davasına kıyasla çok kısa bir sürede sonuçlanmaktadır. Davanın sonuçlanmasından itibaren ise kararın kesinleşmesi ve neticesinde nüfus kayıtlarına geçmesi için de yaklaşık 1 aylık bir süre gerekecektir.

Maltepe Anlaşmalı Boşanma Avukatı

Ofisimiz, İstanbul Kartal’da yer almaktadır. Ofisimizdeprofesyonel olan boşanma avukatlarımız ile anlaşmalı veya çekişmeli boşanma davalarında her türlü konuda hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz. Anadolu Avukatlık Ofisi olarak aile hukuku alanında karşılaşılan sorunları en iyi şekilde çözüme ulaştıracak hukuki desteği müvekkillerimize sunmaktayız. Boşanma ile evlilik yasal olarak sona erdirilmiş olur. Fakat bu yasal sürecin en doğru ve en hızlı şekilde yürütülmesi gerekmektedir. Bunun için gerek dava açmadan önce süreç planlaması konusunda gerekse dava açıldıktan sonra sürecin takibi konusunda hak kaybına uğramamak adına mutlaka uzman bir boşanma avukatından yardım alınmalıdır.  Anlaşmalı Boşanma Davasında en önemli hususlardan biri anlaşmalı boşanma protokolüdür. Bu protokolde boşanmanın tüm sonuçlarının ayrı ayrı ve açık bir anlatımla yer alması eşler bakımından hayati önem taşımaktadır. Protokol anlaşmalı boşanma davalarında mahkemenin kararını belirleyecek nitelikte bir belgedir Bu yüzden kanunlara ve hukuka uygun bir şekilde anlaşmaya varılan hususlar çok net ve açık olacak şekilde hukuki bir dil kullanılarak mutlaka avukat tarafından hazırlanmalıdır.

Maltepe Anlaşmalı Boşanma Avukatı Ücreti

Avukatlık ücretleri  her yıl resmi gazetede yayınlanan Avukatlık Ücret Tarifesi’ne göre belirlenir ancak Belirlenen bu tarifelere mahkeme masrafları dahil değildir. Bu tarifeye göre belirlenen ücretler en alt sınır olup avukatın bu alt sınıra uyması gerekmektedir. Ancak işin niteliğine göre daha yüksek bir ücret tarifesi belirlenebilecektir. Anadolu Avukatlık Ofisi bünyesindeki boşanma avukatlarımızdan yardım istenmesi durumunda boşanma sebebinize ve boşanmanın niteliğine göre müvekkillerle görüşülerek bir ücret belirlenecektir. Anlaşmalı boşanma ve çekişmeli boşanma davası süreç bakımından birbirinden farklıdır. Bu yüzden avukat ücreti de farlıdır. Yargılama giderleri ve tebligat masrafları gibi hukuki prosedürler bakımından da tek celsede sonuçlanan anlaşmalı boşanma davaları, çekişmeli boşanma davalarına göre daha az masraf gerektirmektedir. Boşanma dosyalarında dilekçelerin sunulması, duruşmaların takip edilmesi, delillerin toplanması ve aleyhe sonuç alındığı takdirde istinaf ve temyiz kanun yollarına başvurulması süreçleri avukatlar tarafından takip edilir ve yapılır. Bu sebeple davanın niteliğine göre harcanacak emek de düşünülerek bir ücrete karar verilecektir.

Anlaşmalı Boşanma Davasında Duruşmaya Katılmak Zorunlu Mudur?

Boşanmaya karar veren eşler bakımından duruşmaya katılma zorunluluğu çekişmeli boşanma davaları ve anlaşmalı boşanma davaları bakımından farklılık arz etmektedir. Anlaşmalı boşanma davalarında eşlerin hazırlanan protokol ile mahkemeye başvurması gerekmektedir. Fakat hazırlanan bu protokol yeterli olmayıp eşlerin mahkemede gerçekleştirilecek olan tek celseye katılımı da zorunludur. Tarafların kendilerini avukat ile temsil ettirmesi dahi bu duruşmaya katılım zorunluluğunu ortadan kaldırmayacaktır. Hakim eşlerin özgür iradeleri ile boşanmak istediklerini bizzat kendilerinden duyacaktır. Verilen duruşma gününde eşlerden birinin mazeretini sunması halinde duruşma günü ertelenebilecektir. Her iki eşin de duruşmaya gelmemesi durumunda hakim tarafından dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilecektir fakat 3 ay içinde yeniden başvurulursa yeni bir duruşma günü verilir. Eşlerden her ikisinin de duruşmaya katılması fakat içlerinden birinin bu duruşmada anlaşmalı boşanmayı kabul etmemesi halinde boşanma davası çekişmeli boşanma davasına dönecektir.

Boşanma Avukatı Ücretleri Ne Kadar?

Boşanma Avukatı Ücretleri Ne Kadar

Boşanma davaları hem çiftleri hem de çiftlerin varsa çocuklarını son derece yoran, yıpratıcı bir süreç oluyor. Özellikle psikolojik olarak sorunlara yol açan boşanma davası, manevi ve maddi anlamda da sıkıntılar çıkarabiliyor. Bu durumda boşanma davası sürecine giren kişiler, boşanma davası ücretlerini de detaylı bir biçimde araştırıyor. Özellikle maddi anlamda durumu zayıf olan kişilerde boşanma süreci ciddi bir külfet olabiliyor. Nitekim bu kişilerin boşanma avukatı ücretini bile ödeyemedikleri gözlemleniyor. Bu durumdaki kişilerle birlikte birçok insan boşanma davasında işinin ehli olan avukatlardan yardım almak istiyor.

Avukatlık ücretleri ise genellikle, Türkiye barosu tarafından yıllık olarak belirleniyor. Baro boşanma davasındaki avukatlık ücretlerini ise iki şekilde belirleniyor. Bunlar taban ve tavan fiyatlar olarak, değişiyor.

Peki Boşanma Davasında Avukatlık Ücretleri Neye Göre Değişiyor?

Boşanma davalarında, boşanma avukatı ücretleri davanın durumuna göre değişiklik gösteriyor. Avukatlık ücretlerinin genellikle taban fiyatları belli iken, tavan fiyatlarında da değişiklikler olabiliyor. Tabi burada boşanma avukatı ücreti de boşanmanın anlaşmalı ya da çekişmeli olması durumlarına göre değişiklikler yapıyor. Genellikle anlaşmalı boşanmalarda avukatların pek yapabildiği bir şey olmadığından dolayı, çekişmeli davalara göre daha az ücrete tabi tutuluyor. Tabi burada çekişmeli boşanma süreçlerinin fiyatlarının yüksek olması, genellikle davanın konularının çok fazla olmasından kaynaklanıyor. Boşanma davasından avukat fiyatları değiştiği için öncelikli olarak kişilerin kesin bir anlaşmaya varmaları gerekiyor.

Davanın Diğer Parçaları Davaya Eklenebiliyor

Boşanma davalarında birçok konu davanın bir parçası olarak belirleniyor. Özellikle de çekişmeli boşanma davalarında, anlaşılamayan konular fazla olduğu için avukatlar da buna göre daha fazla çalışma yapabiliyor. Özellikle davadaki her konu mahkemeye sunulduğu için çekişmeli davalarda avukatlar daha fazla mesai harcıyor. Bu nedenle de avukatın daha fazla mesai harcaması ücretleri de doğal olarak da artırıyor. Bununla beraber boşanma avukatı ücreti davalarda genellikle hiç bilinmeyen süreçler gelişebildiği için ekstra masraflar da söz konusu olabiliyor. Bu masraflar genelde dava süresince avukat tarafından karşılanıyor. Ancak daha sonra kişi, avukatın yaptığı harcamaları da karşılamak durumunda kalıyor.

Temyiz Süreci Avukatlık Ücretlerine Etki Ediyor Mu?

Yerel mahkeme, boşanma davasında gerekçeli kararını verdikten sonra her iki taraf için de davanın tebliğ tarafından sonra, 15 günlük süreyle sınırlanmış itiraz hakkı bulunuyor. Eğer kişiler bu süreç içerisinde herhangi bir itirazda bulunmazsa, karar otomatik olarak onanıyor.  Fakat, kişilerden biri karara itiraz ederek temyize götürecekse, bu durumda avukatın da ayrıca bazı çalışmalar yapması gerekiyor. Bu durumda temyiz süreci de otomatik olarak, avukatlık ücretlerinin farklılaşmasına sebep oluyor. Fakat burada da baronun belirlediği tavan fiyatlar uygulanabiliyor. Yani ekstra çalışmalar dahil, baronun belirlediği ücretler dışına çıkılması mümkün olmuyor. Bu da boşanacak kişiler için ayrıca bir avantaj denilebilir. Boşanma süreci bazen çok uzun sürebilirken bazen de kısa bir süre içerisinde sonuçlanabiliyor.

Don`t copy text!